Ayşe Şan’ın Naaşı Defnedildi: 29 Yıl Sonra Ana Yurduna Döndü Kürt sanatçı Ayşe Şan’ın cenazesi, 29 yıl sonra vasiyeti üzerine Amed&rsquo...           • Ümit Özdağ Tahliye Edildi 148 gündür tutuklu bulunan ve “halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme&rdq...           • Anahtar Parti: Halk Zor Durumda, Enflasyonun Halkı Yoksullaştırıyor Anahtar Parti Iğdır İl Başkanı Adem Turaç, Enflasyonla Mücadeledeki Eksikliklere Dair ...           • İmamoğlu Duruşması: Cumhurbaşkanı Adayı Olduğum İçin Buradayım İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek'e yönelik sözleri nedeniyle yargılanan E...           • ‘Savaşı Bitirin’ Çağrısı Yapan İranlı Sosyolog Tutuklandı İran ve İsrail arasındaki çatışmaların sonlandırılması çağrısı yapan Sosyolog Mustaf...           • İLİTAM Öğrencilerinden Tuzluca’da Kütüphane Açılışı İlahiyat Lisans Tamamlama Uzaktan Eğitim Programı (İLİTAM) öğrencileri, sosyal sorumluluk bil...           • Turaç’tan Babalar Gününde Sessiz Emek ve Derin Fedakârlık Hatırlatması Adem Turaç’tan Babalar Günü’nde Sessiz Emek ve Derin Fedakârlık...           • Rektör Gürel'den Ankara Üniversitesi Rektörü Ünüvar’a Ziyaret Iğdır Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ekrem Gürel'den Ankara Üniversitesi ...           • "Terörle Mücadelede Tutarsızlık, Toplumsal Güveni Derinden Sarsar" Adem Turaç: “Terörle Mücadelede Tutarsızlık, Toplumsal Güveni Derinden...           • Toprağa Değen Kadın Eli Oba Köyü’nde Hayat Buldu ​Iğdır'ın Oba Köyü'nde tarımda kadın girişimciliğini desteklemek amacıyla kurulan ...           
Site İçi Arama
Haber Arşiv
     
Facebook

Son Videolar

'Mülakat ve Kayırmacılık'
9 İzlenme, 0 Yorum

Hunermendên Hêja Bav û Kur
35 İzlenme, 0 Yorum

30 Yıl Sonra Tahliye Oldular
65 İzlenme, 0 Yorum

Protokolden Erken Bayramlaşma
64 İzlenme, 0 Yorum

Caferilere Bütçe Ayrılmıyor?
88 İzlenme, 0 Yorum

Öğretmenlerden Deriko Türküsü
85 İzlenme, 0 Yorum

'Mehmet Çelik 34 Yıldır Tutsak
98 İzlenme, 0 Yorum

Yeni Rektörden İlk Mesaj
101 İzlenme, 0 Yorum

Rüşvet ve Fuhuş Operasyonu
194 İzlenme, 0 Yorum

Uyuşturucudan 10 Tutuklama!
118 İzlenme, 0 Yorum

Irkçılık Şizofrenik Hezeyandır
122 İzlenme, 0 Yorum

Seyyar Satıcıya Reva Görülen?
133 İzlenme, 0 Yorum

Düzensiz Göçe Geçit Yok
114 İzlenme, 0 Yorum

Asayiş ve Güvenlik Açıklaması
119 İzlenme, 0 Yorum

Ücretli Öğretmenler Mağdur
121 İzlenme, 0 Yorum
İstatistikler
Toplam: 3141405
Aktif: 24
Bugün: 1132
Dün: 1717

Okul Müdürlerini Neden Öğretmenler Seçmesin? - Zeki SARIHAN

Okul Müdürlerini Neden Öğretmenler Seçmesin?

Yazar: Zeki SARIHAN |  Tarih: 26 / 10 / 2024 |  Yazı Okunma: 165


CHP Genel Başkanı Özgür Özel, 19 Ekim günü Hasanoğlan Hasan Âli Yücel Kültür Evinde yapılan partisinin Eğitim Zirvesinde konuşmuş. Yazımızın konusu olacak cümleleri şöyle: “Rektörleri öğretim üyesi, öğrenci ve mezunlara seçtireceğiz.” (Cumhuriyet, 20 Ekim 2024, s. 5)

Eğitimin gitgide artan sorunlarından biri de eğitim yöneticilerinin ehliyete bakmadan partizan amaçlarla atanmış olmasıdır.  Bu sorun, hem demokratik okul hayatını, hem de eğitimde kaliteyi olumsuz etkiliyor.

Okul yöneticilerinin öğretmenler tarafından seçilmesi ve buna ortaöğretimden başlayarak öğrenci temsilcilerinin de katıldığı öğretmenler tarafından yapılması için yaygın, güçlü ve uzun süreli bir kampanya başlatmanın zamanıdır.

Bu kampanya yeni değildir. 1974 yılında başlamış ve yer yer uygulamaya da konulmuştur.

Kampanyayı 1974’te Fatsa TÖB-DER şubesi tarafından başlatmış, çıkardığımız bültenle, hem çevredeki öğretmenler arasında, hem de çok geçmeden TÖB-DER’in acil taleplerinden biri haline getirmiştik. Öyle ki, CHP’nin Milli Eğitim Bakanı Necdet Uğur, 27 Haziran 1978 tarihindeki görüşmemizde bunu kabul ettiklerini söylemiş ve uygulanması için bizden bir proje de istemişti. 60 öğretmenin imzasını taşıyan projeyi kendisine ulaştırdık. İki yıl sonra da Öğretmen Dünyası dergisinde kamuoyu ile paylaştık. “Yöneticilerini Öğretmenlerin Seçmesinin Uygulama Alanı ve Seçim Biçimi” (Öğretmen Dünyası, Sayı 1, Ocak 1980, s. 14-16)

Öte yandan öğretmenler yer yer projeyi hayata da geçirmeye başlamışlardı. Okullarında imza toplayarak istedikleri müdürü belirliyor, bakanlık da bu seçimi onaylayarak atama yapıyordu.

Türkiye, 1971 Faşist darbesinin etkisinden çıkarak demokratik hayatı kurmaya çalışırken bu kez de 12 Eylül darbesiyle karşılaştı. Amerikancı generallerin böyle demokratik bir usule rıza gösteremeyecekleri açıktı. Sağcı iktidarlar da kendilerine bahşedilen bu antidemokratik yönetim biçimlerini nimet bildiler ve okulları kendi yandaşı olan müdürlere teslim ettiler. Sürgünler, tutuklamalar, meslekten çıkarmalarla öğretmenler bir can telaşlına düştükleri için demokratik okul için vazgeçilmez bir ilke olan yöneticilerini öğretmenlerin seçmesi ilkesi rafa kalktı. 1990’da kurulmaya başlanan öğretmen sendikacılığı da gariptir ki bu talebi yeterince yükseltmedi.

Şimdi, erken seçimin dillendirildiği, önümüzün açık olduğunun görüldüğü bir dönemdeyiz. CHP’nin programa aldığı yalnız rektörlerin seçimi ile ilgili programı çok yetersizdir. Yukarıdan aşağıya, rektörlerden başlayarak dekanlar, bölüm başkanları, yüksek okulların müdürleri, lise, ortaokul ve ilkokul müdürleri, o kurumda kadrolu olarak çalışanların oylarıyla seçilmelidir. Hiçbir iktidar, bu isteğin karşısına mantıklı bir engel çıkaramaz.

Türkiye üniversite tarihi bu uygulamaya tanıktır. Mütareke döneminde bile üniversite rektör ve dekanlarını öğretim üyeleri seçiyordu.

Tanığı olduğum başka bir uygulamayı örnek vereceğim. 1926’da kurulan Gazi Eğitim Enstitüsünde okul müdürünü Bakanlık atıyordu. 1968 Kasımında öteki eğitim enstitüleriyle birlikte yapılan ve 17 gün süren boykotta öğrencilerin birinci isteği, okul müdürünün öğretmenler Kurulunda seçilmesiydi. Öğretmenler Kuruluna her bölümden seçilmiş birer öğrencinin de oy hakkıyla katılması isteniyordu. Okul öğretmenler Kurulu da bu istekleri uygun görerek Bakanlığa bildirdi. Bakanlık bu istekleri kabul etmek zorunda kaldı. Öğretmen ve öğrencilerden oluşan bir kurul yaptığı yeni bir yönetmelikle Gazi Eğitimi özerk bir kurul haline getirdi. Ne var ki, 1971 Askerî darbesi, bütün bu kazanımları yerle bir etmede gecikmedi. Okul adeta bir eğitim mezbelesi haline getirdi. Bu mücadelenin ayrıntıları, yakında çıkacak “Gazi’de 68 Rüzgârı” adlı kitabımda ayrıntılı olarak anlatılmaktadır. 

Bu olayların de gösterdiği gibi, antidemokratik yönetimler toplumsal hayatın diğer alanlarında olduğu gibi okulda da demokratik bir yönetimin düşmanıdırlar. Demokratik yönetimler ise, demokrasinin alt kurumlarda başladığını bilir ve bunu özendirirler.

CHP, yalnız rektörlerin değil, bütün eğitim kurumlarındaki yönetimin demokratikleşmesi için “eğitim yöneticilerinin seçimle belirlenmesi” ilkesini programına almalıdır.  Eğitim sendikaları ve eğitim örgütleri de bu konuda güçlü bir kampanya yürütmelidirler.

Dünyada benzer uygulamalar vardır. Olmasa bile Hasan Ali Yücel’in 17 Nisan 1940’te Köy Enstitüleri yasası görüşülürken “Bunu nerden aldık?” diye soranlara “Hiçbir yerden almadık. Dünya bizden alsın” dediğini hatırlayarak bir örnek yaratmaya cesaret etmeliyiz. Bunun savaş araçları üretmekten daha çok bir övünç nedeni olduğunu unutmamak gerekir.

16:20




Paylaş: Facebook  Twitter  Stumbleupon  Delicious  Google
Yazarın diğer yazıları


Bu içeriğe yapılan yorumlar (1 Yorum)


1 - Akay Aktaş 26/10/2024

Mükemmel bir öneri.Okul ve cezaevi yoldaşım gündemi çok iyi yakalamış.Kendisini kutlarım


İlk - < Önceki [1]  Sonraki> - Son


Ad, Soyad *
E-Mail *
Kalan karekter sayısı:
Yorum *
Güvenlik kodunu giriniz:
captcha
*
(* Doldurulması zorunlu alanlar)

Köşe Yazıları
Paylaş
Facebook  Twitter  Stumbleupon  Delicious  Google
Fotoğraf Galerisi
Iğdır Resmi Siteler
Gazeteler

Sitemizdeki yazı, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz veya Kaynak gösterilmeden kullanılamaz.

İçerik Rss - Haberler Rss

Tasarım ve Programlama: Iğdır Doğuş Gazetesi